Ben ve benim gibi düşünenlere göre istenmeyen, ben ve benim gibi düşünmeyenlere göre istenen bir durum hasıl oldu bu seçimlerde.

Bizim gibi düşünen soldan, sosyal demokrasiden bakan birçok insanın memnun kalmadığı bu sonuç; bizim gibi düşünmeyen sağdan, muhafazakar kesimden birçok insanın memnun kaldığı bir netice şeklinde gerçekleşmiştir.

Burada kimin memnun kalıp kimin memnun kalmadığı çok önemli olmamakla birlikte, önemli olan memnun kalanların sayısının daha fazla olması diye düşünüyorum.

Bizim gibi düşünenler fazla olsaydı bugün memnun kalanlar bizler olabilirdik. Demokrasi denilen şey bunu gerektiriyor. Netice odaklı ve çoğulcu demokrasi, %50+1 ile bizim gibi düşünenlerin değil, bizim gibi düşünmeyenlerin zaferiyle sonuçlanmıştır.

Bize düşen bu zaferi kazananların yanlışları değil doğrularını değerlendirmek olsa gerek. Hani derler ya bükemediğin bileği öpeceksin. Gerçi bu deyişi de pek doğru bulmam.

Yarışın ne tür koşullarda gerçekleştiğini, o bileğin hangi şartlarda ve neden bükülmediğini bilmek lazım.

Tam demokratik bir yarış olmuş olsaydı bükemediğim bileği öpmeyi elbet ben de bilirdim ancak bir tarafta devletin tüm imkanlarıyla yarışan bir siyasi otorite, diğer tarafta ise birkaç belediye imkanları ve bireysel kendisine ve partisine gönül vermiş insanların desteğiyle yarışan bir siyasi anlayış...

Bugün geldiğimiz noktada sonuç ortada ve bize düşen ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını dilemek.

Ben ve benim gibi düşünenler yine bir şey kaybetmediğini, şayet kazansaydık bütün bir ülkenin kazanmış olacağını belirtmek isterim.

Ben ve benim gibi düşünenler ile ben ve benim gibi düşünmeyenler ötekileştirilmeden yaşatıkları bir toplum kazanacaktı...

Sağlık olsun diyip geçmemek, neden olmadığını, iç dinamiklerimizde nerede yanlış yaptığımızı, nerede hatamız olduğunu, kime gidemediğimizi, derdimizi neden anlatamadığımızı ve özellikle de son dönemde ortaya çıkmış olan milliyetçilik söylemlerinin topluma ne katıp ne katmadığını düşünmek lazım.

İkinci tura kaldığımızda ilk turda sandığa gitmeyenleri sandığa taşımaya çalışırken nerede hata yaptık ki 2 turda sandığa gelmeyenler daha da çoğaldı. Özellikle doğu ve Güneydoğu'da sandığa katılım oranları neden düştü? Seçim sürecinde Millet İttifakı’na terörist nitelendirmesi yapanların, “HDP ile işbirliği yaptınız” diyenlerin önümüzdeki yıllarda, günlerde neler yapacaklar hep birlikte göreceğiz. Burada önemli olan memleketimize taş üstüne taş koyanlara, hizmet edenlere saygıyla, minnetle, hürmetle davranmak.

Son 10 yılda yaşanan ötekileştirmelerin bitmesi lazım. Sayın Cumhurbaşkanının da dediği gibi, mülakatı kaldırıp liyakata önem verilmesi lazım. İşte tam da bu noktada ben ve benim gibi düşünenler de der ki ''Bu memleket yavaş yavaş düzene giriyor.''

Sevgiyle kalın sayın okurlarım.