Yusufeli Boğacılar Derneği Başkanı Metin Demirci, canlı hayvanları muhafaza edecek yerleri olmamasından dert yandı. Yusufeli’nde hayvanları götürecek yerleri olmadığını belirten Metin Demirci,yetkililerin söz vermesine rağmen adım atmadıklarını söyleyerek “Diğer esnaflara dükkân yapılabilir ama şu an bizim canlı hayvanı taşıma şansımız yok. Onların dükkânları bir yerlere depolara doldurulabilir ama bizim canlı hayvanı bir yere götürüp de muhafaza edemeyiz.”dedi.

Yusufeli Boğacılar Derneği Başkanı Metin Demirci konuşmasında şu ifadeleri kullandı;

Doğalgaz şirketi nerede? Doğalgaz şirketi nerede?

“Bizim normal bir dükkânımız olsaydı bir yere çevirebilirdik, taşınabilirdik, üstünü kapatırdık. Ama şu an ki süreçte bizim hayvanlarımız da bunlar canlı hayvan. Taşınma şansımız yok. Götürme şansımız yok. Çadır altında bakma şansımız yok. Bunları nereye götüreceğiz. Bunları kestireceğiz mi? Bizim kestirme şansımız da yok. Üretim yapıyoruz. Sürekli bu insanlar çok zor durumda kaldı.

Sürekli yetkililerle görüşüyoruz. Sürekli erteliyorlar. Sürekli diyorlar ki hallediyoruz, halledeceğiz. Başka bir şey yok. 800 tane hayvanımız şu an dışarıda. İşletme sahipleri de dışarıda. Biz bu hayvanlara bakıyorken yanında kalmak mecburiyetindeyiz. Benim gibi kaç tane insan o hayvanının başında yatmak zorunda. Bunlar ufak hayvanlar değil ki. Diyelim ki bırakalım otlasın. Öyle bir dünya da yok. Bizim şu an ki durumumuz perişan durumdayız.

İlk önce bizim işletmeleri, hayvan işletmelerini ahırlarını yapmaları lazımdı. Yapmadılar. Çünkü bir dükkânı taşıyabilirsin. Bir gün yerleşemezsin yarın yerleşirsin. Biz hayvanları nereye götüreceğiz.   Yapacağız dediler halen yapmadılar sürekli erteliyorlar. Bizden aldıkları ahırlar normal yapmaya çalıştıkları bir trilyona yapman lazım. Ama bizden aldıkları fiyat otuz bin lira. Bizim ahırlara otuz bin lira para verdiler.  Şu an ahır yapmaya çalışsak bir milyon lira. Yapma şansımız da yok.

Ben yıllarca MHP’liyim. Herkes bilir beni burada. Ama şu an ki mağduriyet Ak Partinin mağduriyeti, MHP’nin mağduriyeti, CHP’nin mağduriyeti, bütün partiler mağduriyet. Şu an ki mağduriyet çok büyük. Çok büyük sorun yaşıyoruz. Sularımız gelmiyor yeri geldiği zaman. Çaydan su taşımaya çalışıyoruz. Bütün millet şu an perişan durumda.

Diğer esnaflara dükkân yapılabilir ama şu an bizim canlı hayvanı taşıma şansımız yok. Onların dükkânları bir yerlere depolara doldurulabilir ama bizim canlı hayvanı bir yere götürüp de muhafaza edemeyiz. Bunun yirmi dört saat başında beklemen lazım. Üç sefer boğalara bakıyoruz. Şimdi bunu bir yere götürüp de koyma şansın yok ki. Üç gün sonra onun yanına gidiyim. Yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Yedi yirmi dört bunların yanındayız. Çok mağdur durumdayız. Buradan bütün yetkililere sesleniyorum. Yapabileceğimiz her şeyi yaptık biz. Onlardan sözlerini aldık ama onlar şu an herhangi bir şey yapmadılar. Sonucu bekliyoruz.

Bizim mağduriyetimiz çok büyük. Genel olarak mağduriyet var. Ama hayvancıların mağduriyeti çok büyük. İnek bakan arkadaşlarımız var. İşletmesi var. Süt olmadan, bu hayvanlar üretim yapmadan nasıl bu ilçe geçinecek. Bu millet yarın dışarıda kalacak. Kaymağı dışarıdan alacak. Nasıl geçinecek. Hiç olmazsa bunların olma şansı yok.

Bize imkânsızları sundular. Hayvancılar için hiçbir şey yapmadılar. Şimdi evimden oraya gitmek çok büyük bir zahmet. Komple şu an hayvancılığı bitirmenin derdindeler. Ben onu görüyorum. Şu an bu mağduriyeti kimseye de anlatamıyorum. Anlattıklarım da beni dinlemiyor. Genel olarak kimseyi de dinlemiyor. Tamam diyorlar geçiştiriyorlar.

İşletme sahiplerine sesleniyorum. Birde genel olarak devletime sesleniyorum. Bizim yerimizin aynı şekilde yerlerini istiyoruz. Mağduriyetimiz zaten belli. Herhangi bir kazancımız da yok bu işten. Hayvancılar için bütün yapabileceğim her şeyi yapıyorum. Aydından nalcı getirmiştim. Nal çaktırıyorum. Bütün o masraflara karşı direnmeye çalışıyoruz. Yine hayvancılığın devam etmesini istiyoruz. Bu zahmetleri görüyorsunuz. Bu hizmeti biz verdiğimiz sürece devletimiz de bize yardım ederse çok seviniriz. Bir an önce buna el atması lazım yoksa hayvanlarımız sular altında kalacak.

Elektriğimizi kesecekler. Sularımızı kesiyorlar suları çaydan dolduruyoruz. Olabildiğince sıkıntılı bir durumdayız.  Yetkililerimizden tek dileğim gelsinler görsünler. Yaklaşık on gün içinde belki buralar su altında kalacak ama gidecek hiçbir yerimiz yok.”

Kadir Yılmaz

Editör: Haber Masası