1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı nedeniyle çeşitli sendikalar yürüyüş gerçekleştirdi. Atapark’ta başlayan yürüyüş Halitpaşa Meydanında sona erdi.

Burada toplanan kalabalığa hitap eden TMMOB Artvin İl Temsilcisi Hakan Yavuz, 6 Şubat’ta yaşanan ve 11 ili etkileyen depremlerin sorumlusunun tek adam rejimi olduğunu söyledi.

Yavuz konuşmasında, “Şubat ayında yaşadığımız tarihimizin en büyük felaketlerinden olan Maraş Depremleri, Tek adam rejimi altında, devlet kurumlarının yaşadığı çürüme, idarecilerin liyakatsizliği, yönetim anlayışındaki yozlaşma depremle birlikte, iyot gibi açığa çıkmış, bu dejenerasyon, on binlerce kişinin yaşamını yitirmesine neden olmuştur. Depremin yarattığı yıkımın ve kayıplarımızın büyüklüğü, ülkemizin depreme hazırlıklı olmadığını bir kez daha, çok acı biçimde yüzümüze vurdu. Kayıplarımızı ve acımızı daha da büyütense, deprem sonrasında arama- kurtarma ve yardım konularında yaşanan organizasyon eksikliği ve zafiyetler oldu. 21 yıldır ülkeyi yöneten iktidar partisinin ülkemizin afetlere hazırlanması, halkımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması, yurttaşlarımızın huzur içinde yaşayabilmesi için, hiçbir görev ve sorumluluğunu yerine getirmediğini, açık biçimde ortaya koydu. Bir deprem ülkesi olan ülkemizde deprem gerçeği siyasi iktidarlarca umursanmamaktadır.” dedi.

hakan yavuz (2)

“Artvin’in Geleceği Doğa Turizmi” “Artvin’in Geleceği Doğa Turizmi”

Mimar ve Mühendislerin yaşadığı zorluklara değinen Yavuz, “Deprem gerçeğini sürekli gündemde tutmaya yönelik çalışmalar etkin olarak yapılmalı, konunun bütün aktörlerinin katıldığı "Ulusal Deprem Konseyi" yeniden kurulmalıdır. Pek çok mühendis, mimar ve şehir plancısı arkadaşımız; mesleki yetersizlik sorunları, fazla mesailerde ücret verilmemesi, fazla çalıştırma, iş saatleri ihlali; sosyal hak ihlalleri ve özlük haklarına yönelik sorunlarla yüz yüzedir. Nitelikli bir eğitim alan, köklü üniversitelerden iyi derecelerle mezun olmuş birçok genç meslektaşımız, mesleki, maddi ve sosyal tatminsizlik nedeniyle geleceğini yurtdışında aramaktadır.

Mühendisler ve mimarlar olarak bizler; halkımızın gündelik yaşamda gereksinim duyduğu her şeyin üretilmesinde, yaratıcı bilgi ve emeğini katan meslek gruplarıyız. Enerjiden haberleşmeye, fabrikalardan barajlara, madenlerden ormanlara kadar, bilimin ve tekniğin kullanıldığı her alanda, meslektaşlarımızın alın teri bulunmaktadır. Gündelik yaşamı yeniden yaratan ve geleceği inşa eden meslek alanlarımızı savunmak, hayatı ve geleceği savunmaktır.” ifadelerini kullandı.

DÖVİZZ (1)

Yavuz konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Piyasacı, dinci, baskıcı, diktacı, özelleştirmeci uygulamalar tüm alanları olduğu gibi, meslek alanlarımızı, özlük haklarımızı ve örgütlü yapılarımızı da hedef almaktadır. Yıllardır sistematik olarak uygulanan politikalar ve ekonomik tercihler nedeniyle, mesleki faaliyetlerimiz değersizleştirilmekte, yeni mezun olan meslektaşlarımız işsizlik sorunuyla karşı karşıya bırakılmaktadır.

Yurdumuzun emekçileri artık biliyor ki, yan yana geldikleri zaman, bu ülkenin doğusuyla batısı bir olduğu zaman, üstesinden gelemeyecekleri hiç bir zorluk, yıkamayacakları hiç bir saltanat yoktur! Toplumumuzu kuşatan karanlığa karşı aydınlıktan, savaşa karşı barıştan, dinci gericiliğe karşı laiklikten, faşizme karşı özgürlüklerden, ırkçılığa karşı eşitlikten, linç kültürüne karşı bir arada yaşamdan, rant ve sömürüye karşı emekten, yağma düzenine karşı kamusallıktan ve elbette emperyalizme karşı bağımsızlıktan yana bir ülke içindir mücadelemiz... Ülkemizin gerçek sahipleri olarak geleceğimize sahip çıkacağız.”

Emine OCAKÇI

Editör: Editör Masası