Artvin Bağımsız Milletvekili adayı Arif Ataman, “Torunlarımın övüneceği ata, atalarımın övüneceği torun olmak istiyorum” dedi.

Artvin siyasi tarihinin ilk bağımsız milletvekili adayı Ataman, seçimlere yönelik çalışmalarını gece gündüz demeden sürdürüyor.

Ataman ilçe ilçe, mahalle mahalle, cadde cadde, sokak sokak gezerek seçmene kendini tanıtarak milletvekili seçilmesi halinde yapacağı işlere dair bilgi veriyor.

Her gittiği yerde güler yüzle karşılanarak seçmenin teveccühünü kazanan Ataman, özgüveni ve engin bilgi birikimiyle vatandaşa güven veriyor.

Hiçbir siyasi partiye bağlı kalmadan Artvin’in yıllardır süre gelen ve çözüm bekleyen sorunlarını Türkiye Büyük Millet Meclisinde dile getirip, bürokratik yollarla çözüme kavuşturmayı hedefleyen Ataman bağımsız aday olarak milleti temsil etmek için yetki istiyor.

Artvin için önemli projeleri olan Ataman, Artvin Gazeteleri muhabirinin sorularını yanıtladı.

Bağımsız milletvekili adayı olma kararını neden ve ne nasıl aldınız?

Bu sorunuzu ikiye bölelim: bir neden milletvekili olmaya karar verdim, iki neden bağımsız adayım. Ben özellikle 6 Şubat depreminden sonra 7 Şubat'ta insanların acıları çok tazeyken yardım beklerken, siyasi partilerin siyasi propaganda ve seçim gündemi nedeniyle yapmış oldukları açıklamaları çok doğru görmedim. Bu nedenle de siyasi dilin biraz değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu anlamda partilerin mevcut söylemleri, politikaları bana çok hitap etmiyor. Ben onların sınırları ve kalıplarında yer almak istemiyorum. Daha özgür, eğriye eğri, doğruya doğru, olayların olduğu gibi objektif ve tarafsız bakış açısıyla değerlendirilmesi gerektiğini, onun da milletin menfaati doğrultusunda yapılması gerektiğini, siyasi partilerin sadece millete hizmet etmek için bir araç olması gerektiğini amaç olmaması gerektiğini düşündüğümden, özgürlüğün imkan ve kudretine sahip olmak için bir siyasi partiden değil bağımsız milletvekili adayı oldum. Neden milletvekili adayı oldum dediğim zaman memleketime hizmet edebileceğim ve memleketimin her gün geriye gittiğini görmek veya gelişiminin karşılaştırılan diğer illere göre çok az olduğunu gördüğümden dolayı duymuş olduğum rahatsızlıktan dolayı ve memleketime olan hizmet ve vefa borcumu ödemek için milletvekili adayı oldum.

Bütün adaylar siyasi partilerin gücünü ve imkanlarını kullanarak seçimlere hazırlanırken sizin tek başınıza bu süreci yürütmeniz zor olmuyor mu?

Evet, çok zor. Ben daha önce aktif siyaset yapmıyordum. Herhangi bir siyasi örgüt içerisinde de faaliyet göstermemiştim. Şu anda her şeyimi bizzat ben planlıyorum hem mali olarak, hem insan kaynağı olarak siyasi partilerle karşılaştırılmayacak kadar dezavantajlı durumdayım. Ancak güzel olan şeyler maalesef ki zor. Kolay değil, bir bağımsız milletvekili adayı olarak halkın desteği ile mücadele yürütüyorum ve çıktığım bu yolda siyasi partiler gibi büyük masraflar ya da imkânlara sahip değilim. Alın teriyle kazanmış olduğum görece küçük bir birikimimi bu memleket için şu anda harcıyorum. Bir fedakârlık yapıyorum evet benim de arkamda büyük bir örgüt olsun isterim, kalabalıklar olsun isterim ama bunun da bir dezavantajı var. Sırf mali ve örgüt gücünü elde edeceğim diye tarafsız, bağımsız, özgür düşüncemi parti politikalarının kalıplarına sokmayı da tercih etmem. Bu anlamda mücadelem zor olsa da halkın teveccühü ile muzaffer olacağımı düşünüyorum.

Bağımsız milletvekili olarak seçildiğinizde mecliste etkili olabileceğinizi, kentin ve ülkenin sorunlarını yüksek sesle dile getirip çözüm bulabileceğinizi düşünüyor musunuz?

Tabii ki buna inandığım için bağımsızım. Burada bu işi nasıl yapacağımı izah edeyim. Sorunların çözümü mecliste ses getirmekle olmuyor. Meclis ülkenin ana güzergâhını, rotasını belirleyen mecradır. Orada kanunları ve kuralları belirlersiniz, bunlar ana çerçeveyi çizer. Devlet yönetimi olan bürokrasi yani kamu otoritesi bu kurallar çerçevesinde halka hizmet götürür. Bir milletvekilinin meclis kürsüsünde problemlerinizin dile getirmesi evet bir farkındalık oluşturur ama çözüm için yeterli değildir. Ben bağımsız bir milletvekili adayı olarak Artvinli hemşehrilerimin sorunlarının çözümlerini, taleplerini, istek ve gelecek planlamalarını hayata geçirmek için aslında devlet ile çalışacağım. Yani kamu otoritesi ve bürokrasi ile çalışacağım. Bir vekil olarak sorunların çözümleri için yapılan çalışmaların ne olduğunu ilgili noktalarda birebir bizzat yakın takiple, Artvin'in menfaati olmayan şeylere eleştiri getirerek gerekirse muhalefet yaparak 360 derece Artvin'in kalkınmasını sağlamak istiyorum. Eski bir bürokrat olarak bu işlerin nasıl yürüdüğünü çok iyi bilen birisiyim. Partili olmanız çözüm getirmiyor. Bugüne kadar şunu görüyoruz, Artvin hep partili milletvekilleri gönderdi. İktidarda da olanlar var muhalefette de olan var. Ancak alınan sonuç şunu gösteriyor ki partili olması bize bir sonuç getirmiyor. O nedenle milletvekilinin bağımsız ya da bir partiden olması milletvekilinin yetkinliği, bilgisi, tecrübesi ve doğru noktalara temas ve iletişim kurabilmesi ile problemler aşılabiliyor. Artvin milletvekili olarak da Artvin halkının taleplerini tüm bu noktalarda birebir takip ederek sonuç alınmasını sağlayacağım. O nedenle de bağımsız bir milletvekili olarak hem sesim hür ve gür çıkacak hem de partilerin filtrelerine takılmadan özgürce, bağımsız ve tarafsız bir şekilde halkın gündemini ayakta tutacağız, bu şekilde çalışmayı planlıyoruz.

Tanıtım broşürlerinizde Artvin için neler yapacağınız yazıyor. Bunlar aslında Artvin’in temel sorunları. Sizce Artvin'in çözüm bekleyen en büyük problemi nedir?

Artvin'in tabii ki çok önemli problemlerinin ötesinde tali problemleri de var bu broşürde yazdığım ben bayramda, tatilde, cenazelerde, düğünlerde Artvin'i ziyaret ediyorum ve bir dış göz olarak Artvin'i gözlemleme fırsatım oluyor. Her geldiğimde gördüğüm temel sorunlar bunlar. Bunlardan başlıcalarına değinmek isterim. Sorun olarak baktığımızda Artvin'de ulaşımın kalitesi ve güvenliğinde sorun vardır. 16 Mart'tan bu yana Artvin'deyim ve bu zamana kadar bu kadar kısa sürede bile yanlış hatırlamıyorsam 5 ya da 6 tane heyelan yol kapanması gibi haber duydum. Bu bir güvenlik problemidir. Yollar yeni yapılmış olmasına rağmen konforlu ve güvenli değil ki yol konusu Türkiye'de çözülmüş bir problem ama Artvin'e henüz yansımamış. Bunun çözülmesi gerekiyor ki güvenli ulaşım sağlayabilelim. Artvin'de nitelikli sağlık hizmeti alınması problemi var. Nüfusumuz yaşlı ve sağlık hizmeti ihtiyacı gün geçtikçe artabiliyor. Maalesef ki Artvin'de yetişmiş uzman doktor sayısında problemler var yetersiz ve Artvin halkı nitelikli sağlık hizmeti almak için çevre illere gitmek zorunda kalıyor. Artvin halkının, daha önceden sahip olmuş olduğu nitelikli sağlık hizmetine layık uzman doktor eksikliği sorununu giderip ihtiyaç duyduğu nitelikli sağlık hizmetini alması gerekiyor. Diğer bir gördüğüm sorun eğitimin kalitesinin düşmesi, öğretmen eksikliği, sosyo kültürel imkan eksikliği. Artvin okumuşluğu ve eğitim seviyesi ile meşhurdur. Ancak bugün baktığımızda okullarda öğretmen yetersizliği var, sosyal kültürel etkinlik ve imkan eksikliği var. Artvin eskiden sadece eğitimi ile değil aynı zamanda sosyokültürel aktiviteleri ile de öne çıkan bir şehirdi. Biz Artvin'in eğitim kalitesinin yüksek olması için gerekli tedbirleri alacağız. İşsizlik Artvin'in en önemli sorunlarından biri özellikle gençlerin iş bulması noktasında Artvin çözüm üretemiyor. Bu da göçe neden oluyor. Oysa hem gençlerimiz hem yaşlılarımız Artvin'i çok seviyor ve Artvin'de yaşamak istiyorlar. Artvin'in coğrafyası zorlu ama Artvin'in coğrafyasında önemli potansiyeller var gençlerimiz sadece iş sahibi olsunlar değil aynı zamanda nitelikli iş sahibi olsunlar. Şunu istiyoruz bizim gençlerimiz istedikleri zaman Türkiye'de tatile gitsinler, yurt dışına tatile gidebilsinler geleceklerine ilişkin planlar yapabilsinler. Sadece günü kurtarmak anlamında değil, elde etmiş oldukları gelir geleceklerini planlamaya yetsin. Bu anlamda da ben Artvin gençlerinin zekâsına potansiyeline uygun olan geleceğin mesleklerine ilişkin yetiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunlar yazılım, programlama, robotik, yapay zeka… Bu alanlar ciddi sermaye gerektirmeyen iş alanları ve sadece bulunduğunuz bölgeye değil tüm Türkiye’ye dünyaya iş yapabilir hale geliyorsunuz ve iyi gelir elde edebiliyorsunuz. Bu hem Artvin'in doğasına uygun hem de insan kaynağına uygun. Gençlerimize bu imkanları sağlamalıyız. Gençlerimiz sadece gelir elde ediyoruz deyip potansiyellerinin altında olan işleri yapmamalı bugüne kadar evet Artvin'deki büyük kamu yatırımları, enerji yatırımları insanlara geçici bir istihdam sağladı ancak bu baraj HES yatırımları tamamlandı, işsizlik artacak. Bu nedenle bir çözüm üretmemiz gerekiyor.

“Deprem riski nedeniyle İstanbul ve Marmara Bölgesi’nde yer alan sanayinin dışarıya taşınmasında Artvin’i öne çıkararak istihdamı arttıracağız” gibi bir iddianız var. Artvin’in henüz bir su fabrikası dahi yokken bu bunu nasıl başaracaksınız?

Bunlar zor işler değil çünkü bunların Türkiye'de örnekleri var. Burada bizim büyük şehirlerden Artvin'e uygun olan iş alanlarını Artvin'e getirmeyi sağlayacağız. Bunları yapmak için de birkaç şeye ihtiyacımız var; birincisi Artvin'i teşvik bölgesi haline getirmemiz gerekiyor. İkincisi yerel yönetimlerle yerel yönetimlerden kastım sadece belediyeler değil, sivil toplum kuruluşları ve kamunun yereldeki teşkilatları ile birlikte ortak akıl istişare ve işbirliği ile birlikte uygun projeler geliştirilerek bunların Artvin'e çekilmesi gerekiyor. Evet bugün Artvin'in su fabrikası olmaması Artvin'de bu potansiyelin olmadığı haline gelmiyor. Sadece kanaat önderlerinin, Artvin'in ileri gelenlerinin Artvin'e böyle bir vizyon çizmemesinden kaynaklanıyor. Mesela Artvin'de diğer bir potansiyel de projelerim arasında yer alıyor balıkçılık endüstrisinin geliştirilmesi. Artvin'de şu an kültür balıkçılığı gelişiyor. Baraj gölleri nedeniyle bir balıkçılık yapılıyor ama biz olaya sadece balığı yetiştirip balık olarak satmaya baktığımız için katma değerinden bir şey elde edemiyoruz. Oysaki dünya örneklerine baktığımızda bu yetiştirilen balığı çıkarıp bunu bir işlemden geçirdikten sonra temizlendiği zaman iç organlarından balık yemi yapılması, balık yağı yapılması, bunun ürün haline getirilip paketlenip piyasaya sunulması halinde bir katma değer kazanacak. Yanlış hatırlamıyorsam balık endüstrisi fabrikası 200 civarında bir istihdam sağlıyor ki bunun çoğu da kadın istihdamı. Burada gelirinizi nitelikli hale getirerek katma değer üretiyorsunuz. Balık olarak sattığınız bir şeyi bir liraya satıyorsanız bunu balık yağı balık yemi gibi mamul haline getirdiğiniz zaman misliyle gelir elde ediyorsunuz. Bu da balıkçılık sektörünün gelişmesini sağlıyor, aynı zamanda da istihdam sağlıyor. Bu da bölgenin ekonomisini geliştiriyor, zincirleme bir reaksiyon. Artvin'de üniversite var ama üniversiteyi Artvin'in potansiyeline göre şekillendirmemiz gerekiyor. Üniversite gençlerinin üniversitede okurken hem kendilerini geliştirebilecek hem de bölge ekonomisine katkı sağlayabilecekleri iş olanaklarını sunmamız gerekiyor. Neden Artvin'de bir Teknokent olmasın? Neden Artvin'deki okuyan öğrencilerimizin kendilerini sosyokültürel alanda geliştirebilecek alanları olmasın, sineması, tiyatrosu, konseri, spor imkanları neden yok. Bizim gençlerimiz bu imkanlara sahip olmak için neden yüzlerce kilometre yol gitmek zorunda kalıyorlar. Bugün baktığınızda üniversite okumak sadece gidip kitap okumak ya da formül ezberlemek değildir, üniversite okumak bir kültür edinmektir, bir yaşam stili görmektir. Biz gençlerimizi Artvin'de sadece bir kafeteryaya sıkıştırıyorsak ondan sonra bu bölgeden bu ilden vizyon üretilmesini bekleyemeyiz. Biz kanaat önderleri, şehrin ileri gelenleri kafa kafaya vererek istişare ve işbirliği ile bütün bu proje fikirlerini çalışacağız bunları somut hale getireceğiz ve Türkiye'nin imkânları doğrultusunda bunları gerçekleştireceğiz. Finansman bulmak önemli bir konudur ülkemiz yurt dışı finansmandan ciddi bir kaynak alıyor. Bunlar hibe de olabiliyor veya çok cazip şartlarda kredi de olabiliyor. Avrupa Kalkına Bankası, Asya Kalkınma Bankası, Avrupa Milli Katılım Öncesi Finansman Anlaşması… Bu tür projeler tarım, enerji, sosyal bu alanlarda geliştirilerek finansman sağlanır ve bu projeler gerçekleştirilir. Ancak şunu görüyorum ki önde gelenler bu vizyonu buradaki vatandaşlara layık görmediği için vatandaşlar bu imkanların farkında değiller. Bu nedenle de ilerleyemiyoruz. Ben bugüne kadarki tecrübelerimden bunların birçoğuna vakıf olduğumu düşünüyorum. Dünyayı takip eden genç biri olarak bugüne kadar yaşamış olduğu tecrübem ile bu vizyonum ile Artvin'e katkı sağlayacağımı düşünüyorum. Artvin'in çok büyük beklentileri yok sadece Artvin Türkiye'de şu anda her ilin almış olduğu paydan kendi hakkına düşeni almak istiyor. Bunun için takipçi olmak gerekiyor. Bende bu amaçla yola çıktım. İnşallah Artvin'e milletvekili olarak bu hizmetleri sunacağım.

Seçim çalışmalarında vatandaşlarla sohbet ettiğinizde aldığınız tepkiler nasıl oluyor. Sizi nasıl karşılıyorlar?

Öncelikle şunu söyleyeyim olumsuz tepki ile karşılaşmadım. Genelde çok olumlu karşılıyorlar. Ama herkesin kafasında olan ön yargıları da var. Artvin'de daha önce bağımsız milletvekili adayı olmamış, ilk karşılaştığımızda bağımsız aday mı diye şaşkınlıkla karşılıyorlar. Ama bir yandan da hoşlarına gidiyor bir alternatif olduğu için. Benim kendimi ifade etmemden sonra memnuniyetleri bir kat daha artıyor. Ancak kafalarında bir soru işareti var ‘bağımsız kazanamazsın ki Artvin'de’ diyorlar, bunu da izah ettiğimde kazanabileceğimin onların aklında da net bir fotoğrafı oluşuyor. Şöyle ki bağımsız adayın Artvin'de kazanamayacağını düşünenler için söylüyorum bunu: şu anda ana akım siyasette bir tıkanma var ve halk bundan rahatsız. Ya partisine küskün, ya kızgın ya da bıkmış. Bunun gerekçeleri herkesin kafasında farklı. Politikasına kızan var, adayına kızan var, beklediğini bulamayan var gibi gerekçeleri var. Daha önceden oy verdiği partisine oy vermek istemiyor. Ama karşı tarafa da geçmek istemiyor ve bir alternatif arayışında. Bağımsız aday olarak karşılarına çıktığımda ve gerçekten de tarafsız, bağımsız bir aday olarak karşılarında beni gördüklerinde bu onları çok memnun ediyor. Çünkü bir alternatif oluyorum onlar için bir çıkış yoluyum. Bu anlamda ciddi bir teveccüh var. bBunu anlattığınızda hak veriyorlar. Böyle çok insan var ve bir alternatif bulurlarsa oy vereceklerini söylüyorlar. Bir bağımsız milletvekili seçilmesi için şu anda seçmen oranlarına baktığımızda 35 bin oy yeterli oluyor. Bu büyük bir rakam değil. Bağımsız milletvekilinin seçilebilmesi için partilerin iki katı oy alması gibi yanlış bir bilgi var, değil. Bir partinin bir milletvekili göndermesi için ne kadar oya ihtiyacı varsa bağımsız milletvekilinin de o kadar oya ihtiyacı var. Dolayısıyla o anlamda bir dezavantaj durumu yok. Ben geçmişte kime oy verdiğinden bağımsız olarak herkesin oyuna talibim çünkü ben Artvin'in milletvekili olmak ve Artvin halkının tercih ettiği vekil olmak için adayım. Bir atama, bir öne sürülen ve halkın onaylamadığı bir vekil değilim. Halkın kendini kendisinin seçtiği bir milletvekiliyim. Diğer adaylar için aynı şeyi söylemek ne kadar mümkün olabilir bunun takdiri halkındır. Bu anlamda ciddi bir teveccüh var ve günden güne artıyor. Artık bilinirlik oranım çok yüksek insanlar beni tanıyor. Hele bir de dokunup size anlattıklarımı onlara anlattığımda neden olmasın ki diyorlar. Şunu söylüyoruz Artvinli hemşehrilerim vatandaşlar halk isterse bağımsız milletvekili gider ki en çok Artvin'e yakışır bağımsız milletvekili. Artvin'in entelektüel yapısı buna çok uygun. Bağımsız, özgür… Artvin halkı kalıplara sığamaz geniş bakış açılıdırlar, sabit fikirli değildirler. Bu anlamda bağımsız adayı çıkaracaklarını düşünüyorum ve bunun Türk siyasetine ve Türkiye'ye bir örnek olacağını düşünüyorum. Türkiye'de bağımsız milletvekili bu anlamda nereden çıkar diye sorsanız Artvin’den çıkar diyorum. O nedenle her evden bana bir oy verilmesi halinde çok rahat bir şekilde bağımsız aday milletvekili olabiliyor. O nedenle halkımız sakın ha sakın bağımsıza vereceğim oy başa gider diye düşünmesinler. Seçilme potansiyelimiz çok yüksek. Bunun da ötesinde şunu söylemek isterim, eğer daha önce desteklediğiniz siyasi akıma bir tepkiniz varsa bunu ona göstermenin en önemli yöntemlerinden biri de bağımsız adaya oy vermek. Çünkü eğer siyasi parti daha önceki aldığı oy oranı kadar yine oy alırsa o zaman şu demektir: herkes gayet memnun bir problem yok. Ama siz memnuniyetsizliğinizi sözle değil de sandıkta göstermek istiyorsanız ve bu da desteklemediğiniz bir gruba fayda vermesin diyorsanız o zaman alternatif bağımsız aday. Onlar daha önce aldıkları oya ulaşamayınca şapkalarını çıkartacaklar önlerine koyacaklar nerede hata yapıyoruz ki desteğimiz azaldı diyecekler. Bu mesajı vermek bence Artvin'in siyaseti için de çok önemli. Bağımsız aday göndermek çok çok önemli çünkü vekillerden bir tanesi bağımsız olunca, bir dahaki seçimde şu çıkacak: demek ki Artvin seçmeni çantada keklik değilmiş. Bir önceki seçimde halk farklı tercihte bulundu acaba bu seçimde ben kazanabilir miyim diye önümüzdeki 5 yıl daha iyi çalışacaklar. Ama bu seçimde de daha önceki sonuçları aldıkları zaman, herşey yolunda gidiyor demektir. Bugün şikayet ettiğimiz konu vekili seçimden seçime görüyoruz. Halk tepkisini göstermezse değişen bir şey olmaz, bir daha ki seçime ancak görürüz. O yüzden Artvin'in siyasetinin, Türk siyasetinin gelişmesi ve vatandaş odaklı olmasını istiyorsak bu serzenişimizi bu tepkimizi sandıkta göstermeliyiz. Bu anlamda da vatandaşımız için alternatif bağımsız olacaktır diye düşünüyorum.

Eklemek istediğiniz şeyler var mı?

Ben çözüm üretmek için adayım, ilk çözümümü de sandıkta ürettiğimi düşünüyorum. Artvin'de hemşehrilerimiz vatandaşlarımız bu çözümü kabul eder benim seçerse diğer çözümlerimizi de memnuniyetle karşılayacaklarını ve orada da sonuç alacaklarını ben taahhüt ediyorum.

Anlatacağım çok şey var. Beni tanısınlar beni incelesinler, takip etsinler, sadece beni değil Artvin'de şu anda 45 tane aday var. Halkımız 45 adayı da mümkünse incelesin ve gerçekten liyakat olarak kimi layık görüyorsa onu tercih etsin. Beni tanıdıktan sonra, yapmak istediklerimi duyduktan sonra eminim ki teveccüh gösterecekler. Tabii ki kararlarına sonsuz saygımız var, ben taşın altına elime koydum halkımızın da elini taşın altına koyacağından şüphem yok.