Mahalleye Bir Kadın Eli Değecek Diye Yola Çıktım Mahalleye Bir Kadın Eli Değecek Diye Yola Çıktım
SOL Parti Hopa İlçe Örgütü, Karadeniz Bölgesi’nde yaşanan sel felaketlerine ilişkin açıklama yaptı. SOL Parti Ekoloji Birliği,Kastamonu’da yaşanan sel felaketinin ardından ağustos ayında Karadeniz’deki sel felaketinin sonuçlarının iktidar tarafından ciddiye alınmadığını iddia etti.İktidarın“kader, fıtrat ve dünyada da oluyor” gibi söylemlerine tepki gösterdi.  SOL Parti Hopa İlçe Örgütü,  SOL Parti Ekoloji Birliğinin hazırladığı yazılı açıklamasını Artvin halkıyla paylaştı. SOL Parti Hopa İlçe Örgütü “Bütün merkezi ve yerel yetkilileri ve sorumluları bir kez daha uyarıyor ve önemle tekrar ediyoruz; bilimle ve doğayla inatlaşmayın” çağrısında bulundu. “Önlem alınmadığı takdirde aşırı yağışlarla birlikte, bağıra bağıra gelecek olan sel felaketleri sonucu halkımıza ve canlılara yaşatılacak olan can ve mal kaybının süregelecek acıların sorumlusu zamanında önlem almayan iktidar olacaktır. Hiçbir can sermayenin rant politikalarına, liyakatsiz yönetimlere kurban edilemez! Bütün merkezi ve yerel yetkilileri ve sorumluları bir kez daha uyarıyor ve önemle tekrar ediyoruz” ifadelerini kullanarak açıklamayı paylaştı. “Sel felaketinde yaşanan can ve mal kayıpları dün gibi hatırdayken, aradan geçen bunca zamanda köprülerin ihalelerinin bile tamamlanmaması iktidarın insan hayatına vermediği önemi açıkça göstermektedir. Derinleşen iklim kriziyle birlikte artan yağışların iktidarın dere yataklarının imara açılması, HES'ler, taş ocakları, madenler ve beton yollarla ormanlara yapılan tahribatlar, plansız, çarpık ve rantçı kentleşme politikaları ve bu politikaların getirdiği altyapı yetersizlikleri felaketlerin gerçek sebebidir” ifadeleri yer aldı. Açıklamada iktidar “kader, fıtrat ve dünyada da oluyor” gibi söylemleri ve doğa yıkım politikalarını bırakmaya, sorumluluk ve önlem almaya davet edildi. Sel felaketlerine karşı alınması gereken önlemler şu şekilde sıralandı:
  • Taşkın erken uyarı sistemleri meteorolojik verilerle beraber etkin hale getirilmeli
  • Altyapı tesisleri (köprü, menfez, sel geçidi vb.) taşkın debilerini geçirecek şekilde inşa edilmeli, inşaat sonrası süreçte periyodik bakım çalışmalarının yapılmalı ve dere yatakları temizlenmeli
  • Üst havza önlemlerine ağırlık verilerek taşkınların yerleşim yerlerine ulaşmadan etkisi azaltılmalı
  • Taşkın sahasına yapılan yapılaşmalar ortadan kaldırılmalı
  • Kurumlar arası eşgüdümü sağlamalı ve birbirini tamamlayan projeler geliştirilmeli, kurumların çalışanlarının nitelik ve nicelikleri artırılmalı, etkin ve hâkim bir kamu iradesi oluşturulmalı
  • TMMOB gibi meslek örgütlerinin ve bilim insanlarının çalışmaları dikkate alınmalı
  • Yaşanan afetler neticesinde, afetten etkilenen bölge halkının ihtiyaçlarına yönelik hazırlık yapılmalı
  • Bilimsel yöntemlere dayanan yerel dirençlilik ve afet riski azaltımı planı hazırlanmalı
  • Suyu emecek toprak alanlarını ortadan kaldıran kentleşme, imar, orman ve enerji politikaları terk edilmeli, mevcut ve planlanan tüm projeler gözden geçirilmeli ve ekosistemi tahrip eden çalışmaların tümüne son verilmeli.”
İbrahim Eksilmez

Editör: Haber Merkezi