“İcraata ve hizmete oy verelim” “İcraata ve hizmete oy verelim”

Torunun üniversite aç gezdiğini söyleyen Emsal Gül “Sebze alamıyorum, her şey ateş pahası yaklaşılmıyor ki ve en düşük fiyatlar 50 lira 70 lira ve ne düşüneyim bu hayat için maalesef bitti bu hayat. Gelecek için bir şey göremiyorum. Üniversitede torunum okuyor ve çocuk aç geziyor be, daha ne diyeyim ben.” isyan etti.Whatsapp Image 2024 03 06 At 15.32.01
Kimisi torununun aç gezdiğini, kimisi pazarda zarar ettiğini, kimisi de isyanını nağmelere dökerek, taleplerini haykıran Artvinli vatandaşlar geçim sıkıntısı yaşadıklarını anlattılar. 
Ardanuçlu emekli Emsal Gül “ Sebze alamıyorum, her şey ateş pahası yaklaşılmıyor ki en düşük fiyatlar 50 lira 70 lira ne düşüneyim bu hayat için maalesef bitti bu hayat. Gelecek için bir şey göremiyorum. Üniversitede torunum okuyor ve çocuk aç geziyor be, daha ne diyeyim ben. Önceleri durum iyiydi ve beş altı kilo sebze alıp götürüyordum eve şimdi ise bir kilo turp, bir kilo patates aldım ve o da ihtiyaç ne yapalım. 
Bir şey yapamıyoruz, bir şeyler alamıyoruz, emeklilere diyor ki emeklilerin yılı ya emeklilerin ölüm yılı demiyor da emeklilerin yılı diyor. Zengin olanların sıkıntısı yok zaten zengin olan için ama olan garibanlara fakirlere oluyor ve dertleri fakiri ezmek ve ben yetmiş yaşına çıktım ve böyle bir şey görmedim.”
“VATANDAŞ PATATES ALMAK İÇİN BİZİMLE PAZARALIK YAPIYOR.”
Pazarcı Yakup Kaya “ Para yok, iş yok ve çuvalı 200 lira Allah aşkına patates mi olur. Ucuz veriyoruz ama enflasyonun altından çıkamıyoruz. Patates olmuş 15 lira 20 lira bakın bir arabanın sermayesi 150 milyar, topluca 150 milyarı veriyoruz sonrada parça parça topluyoruz. Bakın vatandaş patates almak için bizimle pazarlık yapıyor.” 
Pazarcı” Patatesi 14 liraya al sat 15 liraya zarar ediyoruz ve seferden dönüyor zarar ediyoruz, utansınlar Devlet yok mu?”
Hopalı emekli vatandaş “ Emekliyiz aç geziyoruz sokaklarda yetmiyor evet zam yaptınız ama asgari ücret 17 lira bana verdin 10 lira. Onunla yemeklik alabiliyor muyuz, domatesin kilosu olmuş 60 lira ve sen verdin beş lira ben ne yapayım.’ Söyle derdini bana yayladan yürüdün hava güneşliydi bakamadım gözlerin yaşlıydı’”.

Editör: Editör Masası