AFGAD Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Kars, derneğin faaliyetlerine ve Artvin gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

“Artvin’in Geleceği Doğa Turizmi” “Artvin’in Geleceği Doğa Turizmi”

Kentteki siyasi havaya da değinen Kars, genel ve yerel seçimler ile ilgili değerlendirmeler yaparak kentin sosyal ve kültürel etkinliklerinin yetersizliğine değindi.

AFGAD’ın çalışmaları hakkında açıklamalar yapan Kars,  “Artvin Faal Gazeteciler Derneği, 19 Mayıs 2012 tarihinde Artvin’de kuruldu. Onursal üyelerimizle birlikte 50 üyemiz bulunmaktadır. İlimizde gazeteciliğin matbaacılığa sıkıştırılmaması gerektiği inancını, kendimize misyon edindik. Vizyonumuzu ise evrensel gazetecilik değerleri ve bunun yerele yansıtılması şeklinde tanımladık. Eksiklerimiz, yetersiz kaldığımız şeyler tabi ki var.  Ama anlayışımız asla değişmedi.  Bu anlamda, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş değerleri kırmızıçizgimiz, Artvin’in ve camiamızın gelişimi asli hedefimizdir.” dedi.

Ulusal basın ve Artvin basını hakkında değerlendirmelerde bulunan Kars, “Yerelde özgül ağırlığı olan yayınlar bulunmakla birlikte, son yıllarda sosyal medya ve internet yayıncılığının çoğalması, basılı yayınların gündemdeki yerini olumsuz etkilemiştir. Son birkaç yıldır ekonomik koşullar nedeniyle birçok yayın kapanmıştır veya birleşerek faaliyetlerini sürdürmektedirler. Ulusal basın konusuna gelince,  ne yazık ki ulusal medya tek sesli oldu. Bunun nedenlerine girmek istemiyorum. Bu cümleyle ne demek istediğim zaten anlaşılıyor.  Temel sorunlarımız vardır. Bu sorunların çözmek için demokrasinin özümsenmesi, basına bakış açısının bu anlamda yaşama geçirilmesi şarttır.” diye konuştu.

Genel seçim ve yerel seçimler hakkında açıklamalar yapan Kars şunları söyledi:

“Siyaset ülkemizde çok partili dönem sonrası hep sancılı, yoğun ve inişli çıkışlı olmuştur. Ülkemizde siyasi anlamda kırılma noktası ve değişik bir mecraya giriş 12 Eylül darbesinden sonra oldu. Turgut Özal dönemiyle, kapitalist -neoliberal politikaların halka enjekte edilmesi, insanlarımızın sosyal ve kültürel anlamda algı ve davranış kalıplarını değiştirdi. Bugün durumumuza baktığımızda; itaat eden, okumayan, araştırmayan, şak şakçı ‘haklının değil, hep güçlünün yanında olan’ bir toplum anlayışıyla, nerdeyse tek partili bir yapıya geldik dayandık. Sonumuz hayır olsun diyelim. Yerel Seçimler konusunda şuan genel bir yorum yapmak yersiz ve yanlış olur. Ancak şu kadarını söyleyebilirim; Artvin, kara düzen siyaset ve ticaret anlayışıyla hareket edip,  21. Yüzyıl gereklerinin ayırdın da olamayan yerel yöneticilerden kurtulmalıdır. Bu anlayışın tekrar ederek aday belirlenmesi ve seçimlere gidilmesi, hem kendileri için hem de Artvin için zaman kaybı olur.  Kim üstüne alınırsa alınsın. Bu gerçeği görmeden siyaset yapmak ya da yapmaya yeltenmek, kayıp zamanı beraberinde getirir. İl Genel Meclisi yaptığı çalışmaları halka en şeffaf şekliyle anlatmalıdır. Sonuçta il bütçesi bu meclisin elindedir. Kaynaklar nerelere kullanılıyor? Spora ne kadar bütçe ayrılıyor, turizme ne kadar pay ayrılıyor, v.s. gibi. İl merkezinde yaşadığımız için merkez belediyesini daha çok gözlemleyebiliyoruz. Belediyecilik anlamında, her ne kadar asli görevler bir şekilde yerine getirilse de, belediyeciliğin sosyal boyutu cılız ve yetersiz. Gençler, kadınlar ve toplumun değişik katmanlarıyla alakalı sosyal bir proje hayata geçirilip sonuçlandırılmış değil. Daha kaldırımlardaki meyve- sebze kasalarını, hazır giyim malzemelerini kaldırma basireti bile gösterilemiyor. Tabela kirliliği ve caddelerin görüntüsü durumuna ise hiç girmiyorum. Bu geniş ve kapsamlı bir konu,  şuan bu kadarla yetinelim. İleriye doğru daha kapsamlı bir şekilde söyleşi yaparız isterseniz.”

Artvin’in turizm potansiyelini ve yerel yönetimlerin bu konudaki görevlerine değinen Kars,  “Bu da başlı başına bir konudur, ancak kısaca şunu söyleyeyim. Sektör oluşturma istenç işidir. Bu istenç kararlılığa bağlıdır. Her sektörün oluşum ve gelişim süreci farklı olsa da,  bir sektör oluşturulmak isteniyorsa; Alt yapının, Yasal zeminin, Rekabet koşullarının,  Sektörle ilgili teknolojinin, Arz ve talebin,  Hammaddeye dayalı ise buna erişim olanaklarının iyi ölçülmesi, araştırılması ve ona göre bir strateji oluşturtulması gerekir. Yıllardır ilimizde dillere pelesenk olan ‘turizm kenti olacağız’ sözü var. Milletvekilinden, Valisine, Bürokratından, Yerel yönetiminden, Esnafı ve Tüccarına, Muhtarından, Gazetecisine hatta sade vatandaşına kadar değişik versiyonlarla söyleniyor. Karar ve eylem birliği yoktur. Mevcut yaklaşım, anlayış, söylem ve kanaatlerle, Turizm Sektörünün oluşacağını beklemek beyhudedir.” İfadelerini kullandı.

Kentin ekonomik yapısı hakkında da açıklamalarda bulunan Kars,

“Bilindiği üzere Artvin hem nüfus olarak, hem de ticari potansiyel olarak küçük bir il. Göç veren bir yapısı var. Tarihine baktığımızda konumu gereği hep geçiş noktası durumunda kalmış. Onun için genel anlamda bir esnaflık ve tüccarlık geleneği ve felsefesi oluşamamış. Birçok insanımız okuyarak meslek sahibi olma yoluna gitmiş. Tabi bunda coğrafyanın büyük etkisi var. Ama artık teknoloji ve bilim çok gelişti. Bu konu ele alınıp ilin ‘ticari master planı’ bir an önce yapılmalıdır. Sonuçta bir şey üretmek lazım, Artvin üretirse kazanır,  bu kadar basit.” şeklinde konuştu.

Haber : Gülşen MAKAR

  

Editör: GÜLŞEN MAKAR