Borçka 103. Yıl Dönümünü Kutladı Borçka 103. Yıl Dönümünü Kutladı


Kadın girişimci Neslihan Karahan Hanımeli Mutfağında ev ekonomisine katkı sağlıyor.
Esnaflığa babasının kırtasiye dükkânında başlayan Neslihan Karahan, Hanımeli Mutfağı adlı işletmesinde işe başlama sürecini şu ifadelerle anlattı: “İnönü caddesinde Hanımeli Mutfağı adı altında ev yemekleri üzerine bir işletmem var. Hem halka hizmet etmiş oluyoruz hem ev ekonomisine de katkı sunmak adına böyle bir hizmete başladım. Ben yemek yapmayı çok seviyorum. Ailem, arkadaş çevrem, bunu ev ekonomisine katkı sunmam için değerlendirmemi tavsiye ettiler. Aniden karar verdik küçük bir yerde ama gayet mutlu bir şekilde çalışıyoruz. Bir çocuğum var onu okutuyorum, evime katkıda bulunuyorum. Esnaflık Benim için çok zor değil Baba mesleği olarak Kırtasiyecilikle başladım esnaflığa. Daha sonra işletmeciliği ev yemekleri üzerine yöneldim. Kadınlar çalışma hayatında olunca, Özgüven geliyor çevresi genişliyor, bir şeyleri başardığını gördükçe daha da olumlu ve daha mutlu bakıyoruz Hayata. Başarılı olmak eve, aileye çevreye faydalı olabilmek her açıdan güzel bir durum.”
Karahan, pandemi döneminde yaşadıkları sıkıntılardan da bahsederek “Konum itibariyle Bizim yerimiz çok iyi o yüzden tutunabildik. İşimi seviyorum severek yaptığım için devam ediyorum gelip yemek yiyenler Ailesi gibi görüyorlar. Memnuniyet beni mutlu ediyor para kazanmak değil. Talep halinde farklı ürünler yapıyoruz Müşterin özellikle istediği, yapmamı talep ettiği şeyler olduğunda bilmediğim şeyler olsa bile internetten araştırarak yapıyorum Kendi dokunuşlarımı da ekleyerek. Sebze yemekleri de yapıyoruz etli yemekler de yapıyoruz benim patlıcan kebabım, etli sebzeli yemeğim ve sarmamın çok iyi olduğunu söylüyorlar en çok yaptığın yemekler bunlar. Yerli ürünler kullanıyoruz tereyağı, kuymaklık peynir, hatila balı gibi ürünler tecih ediyoruz. Ekonomik yönden ciddi sıkıntılar yaşadık, fakat Ona farklı çareler bulduk. Küçük ve kapalı paketler kullandık. Bize destek olmak isteyen müşteriler yine küçük paketlerde de olsa o ürünleri alarak destek oldular. İki eleman çalıştırıyordum bir elemanımın mecburen çıkarmak zorunda kaldım sadece beni değil benimle çalışanları da etkiliyor zor bir süreçti. Küçük yerde birbirimize her zaman desteğiz. Sıkıntımızda, iyi günümüzde, kötü günümüzde hep beraber birbirimize destek oluyoruz. Bence dezavantajı olmadı. Çünkü aile gibiyiz daha samimi daha sıcak bir ortam oluyor. Birimizin sıkıntısı olsa hep beraber koşuyoruz, elbirliği ile her şeyin halledildiği bir ortam. İstihdam sağlamak için bizim gibi iş yerleri gayet güzel yerler Ama biraz insanımız çalışmayı ya da böyle ortamlarda çalışmayı çok sevmiyor. Benim dışında iki arkadaş daha var hanımlar genelde masa başı İŞKUR'un verdiği işlerde çalışmak istiyorlar. Bizim iş yerlerimiz biraz daha yorucu ama aslında elbirliği ile hem ailelerine destek olabilmek amacıyla yapılabilir, yapılamayacak bir iş değil. Bazı kadınlar evden sipariş yapmayı teklif ediyorlar Biz de o şekilde katkı vermeye çalışıyoruz ama her türlü çalışmamız gerekiyor. İlla bir işyeriniz olsun çalışayım diye değil ev önünde bir bahçeye olur orada çalışırız üretiriz. Bu yıl Annem bana bahçe yaptı kendi ekti yetiştirdi ben onları mutfağımda kullandım sonuna kadar çalışmak lazım. Üretmek insanlara faydalı olmak güzel bir şey hem ev ekonomisine katkı sağlıyoruz hem de büyük şeyleri başarmak güzel bir şey” diye konuştu.
Aldığı Girişimcilik eğitiminden bahsederek kadın istihdamı konusuna da değinen Karahan, şu ifadeleri kullandı: “Sadece işyerimin mutfak kısmındaydım insanlarla iletişimim çok kısıtlıydı buradaki hocalarımız sayesinde insan ilişkilerimiz gelişti, ne yapabileceğimiz konusunda ufkumuz açıldı. Ticaret Odası'nın katkılarıyla aldım eğitimi. Ufkumun açılmasında biraz da Özgüven edinmeme katkı sağladı. Kadınların çalışması üretmesi lazım çocuklarımız için geleceğimiz için çalışması gerekir. El işi ile börekle Fark etmez Herhangi bir işte çalışması lazım ülkemizi üreten okuyan kadınlar ileriye götürecektir. Kadına Şiddet son zamanlarda arttı bunun nedeni de bence kadınlarımızın maddi özgürlüğünün olmaması, ayaklarının üzerinde duramamaları. Devlet mikro kredi veriyor Sadece kadınlara veriyor mikro Krediyle kadınlar küçük paralarla başlayarak ekonomilerine katkıda bulunuyorlar. kadınlar karşısındakine “dur” diyebilmesi için ayakları üzerinde durabilmesi, çalışabilmesi, para kazanabilmesi lazım. Bunu yapamadığımız da şiddetlerde artıyor.”
Esnaf sayısı azaldıkça rekabet yerine destek olduklarını belirten Karahan, “Nüfus zaten, az gelen müşteri bölünüyordu. Arkadaşlarla birbirimizi tanıdığımız için bir gün birimize diğer gün öbür arkadaşa giderlerdi Gelen müşteri bunu dengelemeye çalışırdı. Şimdi azalınca artık rekabet değil Birbirimize destek oluyoruz diğer arkadaşlarla telefonda konuşuyoruz rekabettense pandemi bütünlüğü Birliği pekiştirdi ilişkiler daha güzel. Eskiden fastfood yiyecekler tercih edilirken artık ev yemeklerinin tercih edilmesinin nedeni ne ilk sebebi sağlık fastfoodun her zaman zararlı olduğunu söylüyoruz. Bazı veliler gelsin çocukları Biz de düzenli yemek yesin istiyor.” ifadelerini kullandı.
Uğur Aykan

Editör: Haber Merkezi