Merhaba değerli okurlar,

Gazetecilik, demokratik bir toplumun temel taşlarından biridir. Toplumu bilgilendirmek, kamuoyunu aydınlatmak ve iktidarın denetlenmesini sağlamak gibi önemli görevleri üstlenir. Ancak, son yıllarda gazetecilik mesleğinin temel ilkeleri ve değerleri üzerinde gölgeler düşmeye başladı. Özellikle son zamanlarda yaşanan bazı gelişmeler, basın özgürlüğü ve gazetecilik etiği konusunda ciddi soru işaretleri yaratmaktadır.

Gazeteciliğin en önemli özelliklerinden biri sorgulama yeteneğidir. Gazeteciler, toplumsal meseleleri sorgular, iktidarın hesap vermesini sağlar ve kamuoyunu bilgilendirir. Ancak, son dönemde yaşanan bir olay bize bu temel ilkenin nasıl sınandığını gösterdi. Bir bakanın Artvin ziyaretinde, gazetecilerin sorularını kabul etmemesi ve sadece istediği konuları basına servis etmesi, gazeteciliğin geldiği vahim noktayı ortaya koyuyor. Haber değeri taşıyan konuların basına kapalı bir şekilde gerçekleştirilmesi, toplumun gerçekleri öğrenme hakkına darbe vuruyor.

Gazetecilik, iktidarı denetleme görevini üstlenirken, iktidarın da şeffaf olması gerektiği unutulmamalıdır. Şeffaflık, demokratik bir toplumun olmazsa olmazıdır. Kamuoyunu aydınlatma sorumluluğu taşıyan iktidar yetkilileri, toplumsal konularda şeffaf olmalı, gazetecilerin sorularına açık cevaplar vermelidir. Basın özgürlüğünün kısıtlandığı ya da siyasi baskılara maruz kaldığı bir ortamda, demokrasinin sağlıklı işlemesi mümkün değildir.

Üzücü bir gerçekle yüzleşiyoruz: Ülkemizde gazeteciliğin geldiği nokta, sorgulama ve şeffaflık ilkelerinin göz ardı edildiği bir noktadır. Gazeteciler, kamu yararını gözeterek sorular sormak istediğinde, iktidarın bu sorulara nasıl yanıt verdiğini görmek yerine, çoğu zaman ön belirlenmiş açıklamaları dinlemek zorunda kalıyor. Bu, hem gazetecilik mesleğinin saygınlığına zarar veriyor hem de toplumun gerçekleri öğrenme hakkını zedeliyor.

Gazetecilik, demokrasinin koruyucu kalkanıdır. Toplumun sesi olma misyonu taşıyan gazeteciler, halkın haber alma hakkını savunmalı, iktidarın hesap vermesini sağlamalıdır. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir toplumun olmazsa olmazlarından biri olan gazetecilik, sorgulama ve şeffaflık ilkelerine sadık kaldıkça güçlü bir şekilde varlığını sürdürebilir.

Gazetecilik mesleğinin önündeki engelleri aşmak ve demokrasinin sağlıklı işlemesine katkıda bulunmak, sadece gazetecilerin değil, her bir bireyin görevidir. Basın özgürlüğünün korunması ve gazetecilik etiğinin yaşatılması için çaba sarf etmek, gelecek nesillerin daha aydınlık bir toplumda yaşamasını sağlayacaktır.

Sağlıkla kalın,