Böylesi son 40 yılda görülmedi. Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim 1923 yılında kuruldu. Bugün 2023 Temmuz’un 9’u... 81 gün sonra Cumhuriyetimiz 100 yaşına girmiş olacak.

Genç cumhuriyetimiz yüz yıl içinde ne badireler atlattı. Ne zorluklar yaşadı. Hepsini bir şekilde bertaraf etti.

Ama böylesi bir krizi hiç yaşamadı. Bu kriz ne 1929, ne 74, ne 95, ne 2001 ne de 2008 krizine benziyor. Bu hepsinin toplamından daha büyük bir kriz.! Çünkü hiçbir krizde dolar böylesi korkunç bir patlama yapmadı! Bir dolar en çok 2 TL oldu. Ama hiç bir zaman 30’a merdiven dayamadı! Paramız dünyanın en değersiz parası oldu.  Dolardan bana ne diyecek vatandaşa peşin cevap vereyim; İğneden ipliğe ger şeyin fiyatını dolar belirliyor beyler. Bundan gayrı başka açıklama ister misiniz?

(Bu arada köprülerde,tünellerde, yollarda, enerji alınlarında  özel şirketlerin deli dumrul usulü dolar avro garantili geçişlerle soyulmaya devam ediyoruz!!!)

Paramıza sıfırları atarak değer kazandırdığını ballana ballana anlatanlar bırakın değer kazandırmayı adeta öldürdüler. Amerika’da 100 dolara 1 tabak yemek yeseler herhalde kafayı yerler. Biz bir tabak yemeği 100 TL’ye yiyoruz artık. En büyük paramız 200 TL  8 dolara inmiş.! Yoksulluk sınırı 35 bin TL olmuş, kiralar 5 -10 bin TL’lerde tur atıyor, emekliye 7 bin 500 TL Maaş veriliyor. Emekli maaşı şimdi ne kadar olacak göreceğiz...

Gerçekten böylesi hiçbir zamanda hiçbir dönemde görülmedi. Toplumun bir kısmı zenginliğe zenginlik katarken toplumun büyük bölümü yoksulluğun zirvesini gördü.! Yoksul yok diyenler var!!! Doğru, yoksul yok yoksulun yoksulu var!  “Varsıl”lar “yoksul”ları asla gör(e)mez.!  Çünkü varlıkları gözlerini kör edecek kadar çok!

Yerli, milli, din İman, vatan millet, ezan bayrak edebiyatı ve “ALGI”sını yaratanlar “VERGİ”ye bile zam yaptı.! Bir şey deseniz, Ezan dinmez, bayrak inmez, vatan bölünmez! Ne alakası var kardeşim. Bu bayrak bu vatan bizim, hepimizin. Varsa bir tehlike 85 milyon karşısına dikilelim. Böyle insanları ayrıştırarak siyaset yapılır mı? Siz ne anlatıyorsunuz!

 Yüzyıllık cumhuriyetimizde böylesi gerçekten görülmedi. KDV’yi ülkemize sokan Özal’dan sonra Son 40 yılın geldiği nokta KDV oranlarına bile zam yapıldı!

Oysa birçok ülkeye KDV sokulamadı bile! Çünkü o ülkenin halkı buna izin vermedi! IMF’den gelen Özal KDV’yi hiç bir sıkıntı yaşamadan yerleştirdi!

KDV aslında verginin vergisidir!! ÖTV ise verginin vergisinin vergisidir!!!

Bizde 40 yıldır KDV var ve bırakın kaldırmayı bir de orana zam geldi!!!

Esasında deprem vergisi olan ÖTV oranları da zamlandı!

Oysa deprem vergisi 1999 yılında 1 kereye mahsus çıkarılmıştı. Çünkü korkunç bir yıkım olmuştu. Deprem Marmara bölgesini vurmuştu. Bütün fabrikalar bu bölgede toplanmıştır. (hala da bu hata orada duruyor. Marmara’da deprem bekleniyor. Fabrikalar Anadolu’ya dağıtılmıyor. Bunun için teşvikler verilmiyor, altyapı çalışmaları yapılmıyor.)

Marmara depremi, Güneydoğu depremine benzemez. Güneydoğu’da konutlar yıkıldı, Marmara’da konutlarla birlikte fabrikalar da yıkıldı. Ekonomi çöktü. Bu yüzden geçici olarak deprem vergisi kondu. kalıcı oldu.

Değerli Dostlar; Maaşlara zam geldiği an her şeye anında maaş zamlarını ikiye katlayan zamlar geliyor. Verilen zamlar cebe girmeden geri alındığı gibi  biraz da fazlası geri alınıyor!!

Ekonomide “Nas” ısrarı, yoksuldan alıp zenginin sermayesine katan onları koruyan KKM, yoksulu iyice yoksullaştırırken zengine zenginlik kattı. Merkez bankasından yüzde 8,5’tan kredi alanlar yüzde 40’tan  bankalara sattı! İşte ekonomi böyle battı!

Tarım, hayvancılık bitti!. Eti, otu, samanı dışarıdan alan, üretmeyen, sadece tüketen yetmezmiş gibi 10 yılı aşkındır milyonlarca mülteciye bakan bir ekonomi daha ne kadar ayakta kalabilir ki..?

Son sözüm; Yanlış, yanlıştır... yüzlerce yanlışları topladığınızda 1 doğru etmez.  Yanlışta ısrar ederek doğruya ulaşamazsınız..!

Esen Kalın