Uzun ve yorucu bir kışı geride bıraktık. Hatta 2023 yılının ilk yarısını tamamlamak üzereyiz. Ülkece zor zamanlar geçirdik. Büyük badireler atlattık, izlerini silmeye çalışıyoruz. Ekonomik krizler, depremler, seller… Görmediğimiz ne kaldı dedikçe güncelleme geliyor adeta dertlerimize.

Bizi tedavi edecek ruhumuzu dinlendirecek birkaç günlüğünde de olsa hiçbir şeyi düşünmeden kafayı dinlemek ülkemin tüm vatandaşlarına şart oldu. İyi de nasıl olacak bu? Cevabını ararken çok uzaklara gitmeye gerek kalmadığını Artvin’e bakınca çok net bir şekilde gördüm.

eko turizm (4)

Ayette de buyrulduğu gibi insanoğlunun hamuru topraktan yaratılmıştır. Bir hadisi şerifte de hüzünlenince yere sevinince gökyüzüne bakınız diye buyuruyor efendimiz. Yerde tevazu gökte ferahlık vardır diyor. Buradan yola çıkarak Artvin’in ruhu, bedeni dinlendirmek için ne kadar da doğru bir yer olduğunu anlıyor insan. Doğanın başkenti göğe komşu topraklarda stres atmak için çok da uzağa gitmeye binlerce lira harcamaya gerek kalmıyor. Allahın verdiği nimetlerden doyasıya yararlanıyor insanlar. 7 bin 436 kilometre karenin her santiminde huzur buluyor insan. Bu noktada Artvin Orman Bölge Müdürlüğü yerli ve yabancı doğaseverlerin hizmetine sunduğu 5 parkurdan oluşan yaklaşık 250 kilometrelik eko-turizm yollarında doğa ile iç içe kalmanın huzurunu yaşıyorlar. İçerisinde yürüyüş yolu, bisiklet yolu, seyir terası, piknik alanları, oturma alanları, çeşmelerin aklınıza gelebilecek her türlü hizmetin yer aldığı eko-turizm rotalarında dünyanın stresini adeta unutuyor insan. Bu rotalarda bulunan 25 orman parkında da günün yorgunluğunu atmak için yapılan kamp alanları dostlarla doğanın huzur veren sesinde kamp yapma imkânı da sunuyor.

eko turizm (2)

 Papart-Sahara eko-turizm yolu yazın yeşilin bin bir tonunu sonbaharda ise sarı ve turuncunun hayranlık bırakan renkleri ile ne zaman giderseniz gidin size tüm güzelliklerini gösteriyor. Papart-Sahara yolu tarihi öneme sahip Milli Mücadele’de önemli bir yere sahip olan Boyunduruk Döven mevkiinden başlıyor. Bu başlangıç noktasında bulunan o dönem savaş sırasında kadınların ve çocukların saklandığı mağarayı da görmeniz ve tarihin yaşayan ruhunu hissetmeniz mümkün oluyor. Kirazlı Kalesi, Su Atan Şelalesi, Tamaranın Odaları, Rutav Gölü, Şavşat Karagöl, Balık Gölünü geçtikten sonra Arsiyan yaylasında yüzen adaları ilginç görüntüler sunuyor. Papart ormanlarında kamp yaparak rota tamamlandığı gibi bu yol üzerinden Türkiye’nin ilk ve tek biyosfer rezerv alanı olan Camili(Macahel)’ye geçme imkanınız da bulunuyor. Yani Şavşat’tan başlattığınız yolu Borçka’da bitirebilirsiniz.

eko turizm (3)

Artvin orman Bölge Müdürlüğü dağların zirvesinden ilçeleri birbirine bağlayacak eko-turizm rotaları üzerindeki çalışmalarını devam ettiriyor. Sadece Papart-Sahara yolu değil, 8,8 kilometrelik Maden Köyü(Bazgiret) eko-turizm yolu da Artvin’in saklı cennet olduğunu kanıtlıyor. 52 Kilometrelik Çoruh Eko-turizm rotası ise adrenalin sever bisikletçilerin uğrak noktası olmuş durumda. Yusufeli Yeni Yerleşim Yerinde de 18,5 kilometrelik eko-turizm yolu yapmayı ihmal etmeyen Orman Bölge Müdürlüğü keşfedilmeyi bekleyen doğanın olanaklarını güçlendirerek vatandaşlara hizmet sunuyor.

Eko-turizm rotaları demişken Orman Bölge Müdürlüğüne ayrı bir parantez açmadan geçmek olmaz. Artvin Orman Bölge Müdürlüğü, yüzde 70’inin ormanlarla çevreli olan bu kent için yaptığı faaliyetleri şahsım adına takdir ediyorum. Ormanları genç tutma, koruma ve çoğaltma adına yapılan çalışmalar alkışlanmalı. Bunun yanında bu ormanları insanların hizmetine doğru şekilde de sunmayı başarıyor. Çevreyi koruyan, yerel halkın refah düzeyini gözeten doğaya duyarlı alternatif ve sürdürülebilir turizm çeşitlerini Artvin’e kazandırmak bu kent için önemli adım oldu.

eko turizm (1)

Bunun yanında Artvin orman Bölge Müdürlüğü, sağlık turizmini de bu kente kazandırmak için fito-terapi ve api-terapi destekli terapi orman parkını hayata geçirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Her bir çalışması ayrı yazıya konu olacak bu kazanımlar için Artvin Orman Bölge Müdürlüğüne teşekkürü borç bilirim.

Öte yandan, bugün Dünya Çevre Günü. Yazımın başında da belirttiğim gibi doğa insanın kendi kendini tedavi etmesi için verilmiş bir nimettir.

İnsanoğlu doğaya savaş açarak, doğa ile inatlaşarak değil doğanın kurallarına uyumlu yaşarsa bu dünya çok daha güzel ve yaşanılır oluyor…

Kirli çevre insanın ruhunu kirletir, kirli ruhlar çevreyi kirletir.