Her bölgede oluşan doğal afetler maalesef ki çok üzücü raddelere gelebiliyor. Her bölgenin iklimi ve coğrafyası farklıdır. Karadeniz bölgesinde sel ve heyelan riski taşırken, Ege bölgesi orman yangınları ile gündeme geliyor. Yaşadığımız doğal afetler engellenemez ama en azından can kaybının yaşanmayacağı doğanın görüntüsünü bozacak durumları engellemek açısından çalışmalar yapılabilir. Karadeniz bölgesinde yaşayan vatandaşların dere kenarlarına ev yapması yaşanacak herhangi bir doğal afetle en çok zararı alacak yerlerin başını çeker. E buna da bir dur demek lazım! Hangi bölgeye evin yapılmayacağı, riskli olduğunu belirlemek için görevli olan bir sürü insan var. Lakin inatla riskli bölgede ev yapanlara izin verenlerde var! Yaşanacak heyelan ve selleri engellemek için ağaç kesimine dur demek de lazım!
Türkiye de yaşanan orman yangınları hepimizi derinden etkiliyor. Günlerce süren, söndürülemeyen, doğanın, ağaçların saniyeler içerisinde ellerimizden kayıp gittiğini görürüz. Yaz mevsiminde yaşanan aşırı sıcaklıklar nedeni ile Türkiye coğrafyası ise riskli bölgeler arasına giriyor. 2022 yılı Ekim ayı itibari ile 14.000 hektar yeşil alan kaybetmiş Türkiye için bu yaz elimizden geldiğince doğamızı ve çevreyi korumalıyız. TEMA vakfının orman yangınları için düzenlediği anlamlı videolar ile insanların bilinçlenmesi gerektiğini artık düşünüyorum. Yanan şeyler cidden sadece şarkı sözlerinden ibaret olmalı ormanlarımız yanmamalı! Şimşek, kamp ateşi, sigara ve güneş bile orman yangınlarını başlatmak için yeterli ısıda olabiliyorlar. O yüzden dikkatsizlik ile alanlarda yapılan piknik ateşleri ve izmaritler orman yangınlarına sebep olur. İnsan ihmalleri dışında doğal afetler nedeni ile oluşan orman yangınları da mevcuttur. O yüzden dikkatli ve bilinçli olmalıyız…
Depremler… Bu metni yazarken çok zorlandığımı belirtmek isterim. Bana göre yaşadığımız en üzücü doğal afetlerden biriydi. 6 Şubatta gerçekleşen ve 11 ili etkileyen depremde binlerce can kaybımız oldu. Neden? İhmaller neden vardı? Bu soruları binlerce insan gerek sosyal medya hesaplarından gerekse haber kanaları üzerinden haykırdılar. Tam anlamı ile cevap alındı mı hayır tabi ki de! Depremde bir doğal afettir evet ama önlem alınmadığı zaman bu tarz sonuçlar gördük ve maalesef ki önlemler alınmaya başlanmazsa görmeye devam edeceğiz. Hangi binanın, hangi bölgede, kaç katlı yapılacağını bilmek gerekir. Fay hatlarının yoğunluk olduğu bölgelerde enerjisini boşaltmamış yerlerde bina dikilmez. Ben bilimci değilim ama en azından bir vatandaş olarak okuduğum ve gördüğüm kadarı ile bunları söyleyebilirim. İzin verilmeden yapılan binalar veya kiracıya depreme dayanıklıdır diye satılan daireleri çok gördük. O yüzden oturduğumuz evin depreme dayanıklı olup olmadığını kontrol ettirmeliyiz…
Sevgili okuyucularım, kısacası; doğal afetlerin önüne geçmek için bilinçli olmalı ve doğayı korumalıyız.
