Türkiye’nin 81 ilinin kendine göre çok güzel özellikleri vardır. Her insana kendi memleketi ayrı bir güzel toprağı ayrı bir koku verir. Benim memleketim Artvin’in küçük ilçesi Borçka. Artvin deyine insanların aklına Karagöl ve Macahel geliyor. Bu düşünceyi yıkmak gerek Artvin sadece iki yerle sınırlı değildir. Keşfedilmemiş yerler, insanların bir haber olduğu muhteşem doğa var Artvin de. Güzel yerleri elimizden almaya çalışan bir sürü olay yaşıyoruz ama şuan bu konuya girmeyeceğim girersek çıkamayız çünkü!
Birazcık Borçka dan bahsetmek istiyorum. Diğer yazılarımda söylediğim gibi Borçka yeşil dağlarla çevrili ortada yemyeşil bir Çoruh Nehri olan minik ama güzel bir ilçe. Baharın gelmesi ile daha da canlanan, kışın kar yağması ile beyaz bir örtüye sahip olan insanlara her mevsimi ayrı bir güzel yaşatan Borçka. Ah bide size şu doğanın kokusunu gönderebilsem…
Artvin asma köprüleri ile donatılmış bir şehir. Nereye gitseniz bu bölgede bir asma köprü ile karşılaşmak çok mümkün. Doğayı kötü göstermeyen hatta doğayı güzel bir alana çevirmek için asma köprülerin olması ilimize ayrı bir hava katıyor. Turist çekmek de cabası, bir asma köprü ile turist gelir mi demeyin gelir, gelir.
Mençuna Şelalesi, Murgul Deliklikaya, Maral Şelalesi, Otingo Kaplıcası, Hatila Vadisi, Yıldız Gölü gibi bir sürü Artvin’in muhteşem güzellikleri var. Kaçkar Yaylaları, Kafkasör Yaylası, Beyazsu Yaylası… Artvin’e gelip yayları gezmeden giderseniz büyük kayıp yaşamış olursunuz. Artvin görünürde küçük ama bütün güzellikleri içerisinde barındıran kiliselerin, kalelerin, karagöllerinolduğu büyük bir il. Ne demiş Nejat Uygur “Paris’i değil Artvin’i görmeden ölme”.
Özetlemek gerekirse Artvin’e gelirseniz iki yerle sınırlı kalmayın bilmediğiniz sokaklara girin inanın ki ayrı bir dünyaya açılacak kapılarınız. Her kültürden insanların birleştiği güzel memleket Artvin. Güzellikleri, Artvin’i gezerek görün. Sevgili okuyucularım kendi memleketim diye torpil geçtiğimi, abarttığımı zannetmeyin sadece gerçeklerden bahsediyorum.
